Başbakan Davutoğlu, ‘AVM’lerde esnafa yüzde 5’lik kontenjan ayrılacak’
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Ahiliğin, kapını ve sofranı açık tut öğretisini kendilerine düstur edindiklerini belirterek, “Türkiye Cumhuriyeti Devleti, muhtaç ve ihtiyaç sahibi herkese kapılarını ve sofralarını açmıştır, bundan sonra da açacaktır. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti Devleti, bir Ahi devlettir” dedi.
Başbakan Davutoğlu, eşi Sare Davutoğlu ile birlikte Kırşehir’de düzenlenen 27’nci Ahilik Haftası kutlamalarının son günündeki törene katıldı. Gümrük ve Ticaret Bakanı Nurettin Canikli ve eski Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Konfederasyonu Başkanı Bendevi Palandöken de törende hazır bulundu. Etkinlik, Kırşehir Belediyesi Mehteran Takımının konseri ile başladı.
ŞEHİTLERE DUA
Davutoğlu, burada yaptığı konuşmada, “Bitlis’te bir göreve giderken şehit olan 3 özel harekatçımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Onlar için bir Fatiha okumanızı istiyorum” diye sözlerine başladı.
Davutoğlu, “Ahi Evran’ın, onun eşi Fatma Bacı’nın torunlarını yürekten selamlıyorum. Büyüyen, yükselen devletimizin tohumları Kırşehir’de atıldı. Bu yüzden Kırşehir’e ne kadar hizmet etsek azdır. Hükümet programını okuduktan sonra Hacı Bayram-ı Veli’yi, Yunus Emre’yi ziyaret ettim. Şimdi de Ahi Evran’ı ziyarete geldim” dedi.
ESNAFIN KAZANCINI ÇALANLAR VARDI
Ahiliği anlamak ve bütün dünyaya anlatmanın boyunlarının borcu olduğunu söyleyen Davutoğlu, “Bütün milletimizin ruhunu bir kişide keşfetmek gerekirse, o Ahi Evran-ı Veli’dir. Onun ayak izlerinde yürüyen Kırşehir ayaktaysa, bu milletin ruhu ayaktadır” diye konuştu. Ahi Evran’ı herkesin kendisine bir örnek olarak alması gerektiğini vurgulayan Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ahi Evran’dan Neşet Ertaş’a geldiğinizde, bir felsefenin birleştiğini görürsünüz. O da Ahi Evran felsefesidir. İktisadi hayatımızın piridir, sosyal hayatımızın piridir. Eline, beline, diline sahip çık derken, her bir şahsa nasıl insan olunması gerektiğini öğretmiştir. Senin sözünde insanlar, Allah’a olan ahdini görecektir. Allah bizi Ahi Evran’ın yolundan ayırmasın. Allah bizi haramdan uzak tutsun. 12 yıl önce bir esnafımız Başbakanın önüne yazar kasa atarken, şimdi neden hepsinin gözü pırıl pırıl? Çünkü o zaman çalanlar, çırpanlar vardı. Esnafın kazancını çalanlar vardı. Biz, vatandaşımızın sofrasına haramı yaklaştırmayacağız.”
“BİZİM SOFRAMIZ HERKESE AÇIK”
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Kırşehir’e nutuk atmaya değil, Kırşehir’den ders almaya geldiklerini belirterek, şöyle devam etti:
“Ahi Evran demek, aynı zamanda sosyal ahlak demektir. Göreve geldikten sonra ele aldığımız ilk konu, iş kazaları, iş güvenliği oldu. İş güvenliği insani bir sorumluluktur. Ahiliğe adım atanlar bilirler ki, çırak ustasını baba olarak bilir, usta da çırağını evladı olarak bilir. Bunu şimdiye uyarlarsak, işverenler için yanlarına aldıkları her bir işçi, sizlerin evladıdır. İşçilerimiz için söylüyorum, sizler de iş güvenliğiniz alındıktan sonra gerektiği gibi çalışmak da sizin görevinizdir. Bir devlet düşünün ki bürokratları zengin, ya da hükümetin etrafındaki bir grup zengin, halk fakir. Burada sosyal devletten söz edilemez. Bizim 12 yıllık iktidarımızda fakire, gurabaya, yaşlıya, yalnıza nasıl hizmet götürdüğümüzü biliyorsunuz. Çünkü bizim soframız herkese açık.”
DEVLETİ KUDRETLİ VE ŞEFKATLİ KILACAĞIZ
Davutoğlu, “Biz Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni kudretli ve şefkatli kılacağız. Öyle kudretli ve şefkatli kılacağız ki, kim düşmüşse, kim muhtaçsa, gelecek ve biz devlet olarak ona kucak açacağız. Onun içindir ki Türkiye Cumhuriyeti Devleti Ahi bir devlettir” dedi. Hiç bir mazlumun yalnız bırakılmayacağını söyleyen Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Onun için Suriye’den gelen kardeşlerimize soframızı açtık. Bizim sınırımızda olmasa da Somali’ye de ulaştık, ihtiyacı olan herkese ulaşacağız. Çünkü biz Moğolların değil, Ahi Evran’ın torunlarıyız. Allah şahittir ki, biz hiçbir mazlumu yalnız bırakmayacağız. Ahi Evran’a verdiğimiz söz budur. Bize sığınanlara kucak açtığımız için bizi eleştirenlere sesleniyorum; gelin Ahi Evran’ı ziyaret edin. O zaman Ahi Evran onlara diyecekse, bir aç gelirse ona sofranı aç diyecek. Bir mazlum gelirse ona evini aç diyecek. Nasıl ki son 3 yıldır Irak’tan gelen, Suriye’den gelen kardeşlerimize kapımızı açtıysak, bundan sonra da açmaya devam edeceğiz. Çünkü biz Ahi Evran’ın, Yunus Emre’nin torunlarıyız. 1,5 milyon Suriyeli kardeşimize evimizi, soframızı açtık. Yedi düvelin ne dediği önemli değil, Ahi Evran’ın ne dediği önemli. Ahi Evran’ın torunlarının dedikleri önemli.”
“KARDEŞLERİMİZ, MEHMETÇİK İÇİN GELDİ”
Suriye’nin Kobani kentinden gelenlere de kapıların açıldığını vurgulayan Davutoğlu şöyle devam etti:
“Ama bir milletvekili, bizim polisimize, askerimize taş atma cüretini gösterdi. Oradan gelenler, senin için gelmediler. O kardeşlerimiz, Mehmetçik kucak açtığı için geldi. Bu topraklarda bir daha kardeş kavgası çıkmasına izin vermeyeceğiz. Gerektiğinde Ahi Evran’ın bilim adamı vasfıyla donanacağız, gerektiğinde Ahi Evran’ın o istilacılara karşı vakur duruşuyla, vasfıyla donanacağız ve öyle davranacağız.”
“AVM’LERİ DUALARLA BESLEYİN”
Konuşmasında esnafı, AVM’lere ezdirmeyeceklerini söyleyen Başbakan Ahmet Davutoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:
“Esnafımızı AVM’lere kurban etmeyeceğiz. Esnafımızın bir bardak çayındaki lezzeti hiçbir yerde bulamazsınız. O çayın tadını kaçırtmayacağız. Hem esnafımızı yaşatacağız, hem de yeni yapılacak AVM’lerde esnafımız için yüzde 5’lik kontenjan ayıracaklar. AVM işletmecilerine sesleniyorum, siz de AVM’leri dualarla, helal rızıkla besleyin. Ahilik geleneğini oralarda da yaşatın. Dualarla iş yerlerinizi açın. Esnafımıza sahip çıkacağız. Esnafımız toplumun bel kemiğidir. Onlar mutluysa toplum da mutludur.”
AHİLİK OMBUDSMAN SİSTEMİDİR
Gümrük ve Ticaret Bakanı Nurettin Canikli de konuşmasında Ahiliğin bir okul, bir eğitim kurumu, aynı zamanda bir hakem heyeti olduğunu söyledi. Canikli, “Ahilik, bir ombudsman sistemidir, esnaf ve insanlar arasındaki anlaşmazlıkların giderildiği bir sistemdir”’ diye konuştu.
2002 yılında esnaf ve sanatkarlara kredi desteği sağlayan esnaf ve kefalet kooperatiflerinin iflas ettiğini, esnaf ve sanatkara maddi destek sağlayamaz hale geldiğini ileri süren Canikli, “Ancak şimdi esnaf ve sanatkarlarımız, kooperatiflerinden uygun faizle kredi alabilmektedirler. Nereden nereye gelindi. Bütün bunları görmezden gelemeyiz” dedi. Canikli, 2 ciltlik Ahilik felsefesini anlatan bir kitap hazırladıklarını ve bu kitabı sadece Türkiye’de değil bütün dünyadaki kütüphanelere göndereceklerini de bildirdi.
Konuşmaların ardından ‘Şed kuşanma’ töreni canlandırıldı.