Nuceyfi, ‘Türkleri defalarda uyardık!’
Nuceyfi son ana kadar Türkiye’nin Musul Başkonsolosu Öztürk Yılmaz ile iletişim içinde olduklarını ancak tüm uyarılarına rağmen Yılmaz’ın konsolosluk binasını terk etmeyi reddettiğini söyledi:
“Musul’un düşmesinden bir gün önce de telefonla konuştuk. Durumun Musul için ne denli tehlikeli olduğunu Ankara ile paylaşmasını talep ettim. Kendisine durumun gittikçe daha da kötü bir hal aldığını anlattıysam da Türkiye’nin böyle bir dönemde Musul’dan çekilmemesi gerektiğini söyledi. Güvenlik açısından kendilerine oldukça yakın olan Musul Havalimanı’nda bulunan Irak Ordusuna ve Ortak Harekat Odası’na güveniyorlardı. Durum ne olursa olsun buranın düşmeyeceği beklentisi vardı. Sanırım durumun kötüleşmesi halinde havayolu ile tahliye edilmeyi planlıyorlardı. Ama havaalanında bulunan askerler kaçınca bu plan bozulmuş olabilir.”
IŞİD güçlerinin, doğrudan Musul İl Meclisi üyelerini ve kendisini hedef alacağı istihbaratını alan Vali Esil Nuceyfi bir gün boyunca yakın korumalarıyla birlikte kentin farklı bölgelerinde saklandı. Bir gün sonra da gizlice Erbil’e geçti. Musul Valisi Nuceyfi, Başkonsolos Öztürk ile son görüşmesini Al Jazeera Türk Muhabiri Can Hasasu’ya anlattı:
“IŞİD’nin Musul’a girdiği gece bile Bölgesel Kürt Hükumeti, kentte bulunan son peşmerge birliğinin konsolosluğu tahliye edebileceğini söyledi bana. Ama Türk konsolosu, Ortak Harekat Odası olduğu sürece bir sorun olmayacağını söyledi. Cesur ve görev sorumluluğu yüksek bir insandır kendisi. Ertesi gün telefonla aradıysam da ulaşmadım. Türkiye’nin Erbil Başkonsolosu durumlarının iyi olduğunu söyledi. Olayı duyduğumda çok şaşırdım.”
Musullular Türklere zarar vermez
Musul’dan pek çok önemli şahsiyet ile görüştüğünü belirten Nuceyfi sonuca ulaşacakları konusunda umutlu:
“Musul halkından kimse veya buradaki silahlı grupların hiçbiri Türkiye ile ilişkilere zarar verecek bir işe girişmez. Tersine Musullular daima Türkiye’yi kendilerine en yakın dostlardan görüyorlar. Dolayısıyla da ilişkileri baltalamak düşmanlarımızdan başkasına yaramaz. Konsolosluk olayının ne kadar ahmakça olduğunu ve böyle bir eylemin Musulluların ismini karalamayı amaçladığını defaatle söyledim. Bu anlamda baskılarımız devam ediyor. bugün veya yarın bir sonuca ulaşmayı umuyoruz.”
‘IŞİD Musul’da kalıcı olamaz’
Musul’da yaşananları ‘güvenlik sisteminin çökmesi’ne bağlayan Vali Nuceyfi, IŞİD birliklerinin kente hakim olmasına Irak ordusunun çekilmesinin yol açtığını savunuyor:
“IŞİD savaşçılarının gelmesi üzerinde kentte ordu kalmadı. IŞİD tek başına bütün Musul kentine hükmedemez. Ama doğan güvenlik boşluğu birçok Iraklı silahlı gruba geniş bir alan sundu. Bu silahlı grupların büyük bir kısmı Amerikan işgaline karşı direniş olarak doğmuştur. Silahlarıyla ortaya çıktılar. Dolayısıyla da olay tek bir grubun varlığıyla özetlenemez. Doğrudur, IŞİD’nin bir gücü vardır. Ama birçok gruptan oluşan başka bir güç de söz konusudur.”
Haberlerde IŞİD bayraklarının ve savaşçılarının gösterilerek kentin tamamen onların denetiminde olduğu gibi yanlış bir havanın oluşturulduğunu belirten Nuceyfi, IŞİD ve Musullu yerel direnişçilerin aynı çizgide olmasının mümkün olmadığını söylüyor:
“Kabaca IŞİD ve Musullu silahlı gruplar arasında bir koordinasyon olduğunu söylemek mümkün. Hatta anlayış diyelim buna. Ama bu anlayış uzun sürmez. Musul halkı ve Musullu direniş grupları IŞİD’nin varlığını kabul etmemektedir. Önümüzdeki günlerde IŞİD ve diğer gruplar arasında çatışmalara tanıklık edebiliriz. Biz diyoruz ki, krizin çözülmesi için Musul halkından yerel bir güç oluşturulsun. Onlar IŞİD’i Musul’dan kovacaklardır. Bunun düzenli, yeni bir güç olması lazım. Eski Irak ordusu mensuplarını ve Musul’un gençlerini bir araya getirecek bir oluşum IŞİD’ı bölgeden atacaktır. Kent dışından askeri bir güç gelirse, Musul halkı ile çatışmaya girer. Böyle bir çatışma da felaketi daha da büyür.”
‘Sünni Araplar isyanda ama Musul farklı’
Yıllardır süren baskı ve ayrımcılığın Sünni Araplarda yarattığı tahribatın üzerine bir de son genel seçimlerin eklenmesiyle belli kentlerde halkta tepki olduğunu hatırlatan Nuceyfi, Musul’un kendine özgü avantajları olduğuna inanıyor:
“Ben Irak’taki tüm Sünni bölgeler üzerinden bir genelleme yapmak istemem. Musul’dan bahsediyorum. Diğer Sünni vilayetlerden biraz farklıyız. Musul kentinde söz sahibi taraflar arasında bir anlayış ve ortak tutum söz konusu. Diğer kentlerde ise bu böyle değil, güçler arasında çekişmeler var.”